Hamilelerin ışıldayıp, güzelleştikleri tamamen bir yalan olabilir mi?
Uzun zamandır cilt bakımı ile ilgili o kadar çok soru alıyorum ki hazır hamilelik sürecimin son ayına girmişken ve çılgın günler hala birkaç hafta uzağımızdayken, bu konuya da değinmeden geçmek istemedim. Maksadım hamilelik süresince kullanabileceğiniz en harika ürünlerin listesini çıkarmak değil, benim yolculuğumu sizlerle paylaşmak ve bende işe yarayan çözümlerden bahsetmek.
Baştan başlamak gerekirse, hamileliğin ilk aylarında cildim kendini ergenliğe girmiş sanmıştı. Ergenlik döneminde süper sorunlu bir cildim vardı ve şimdi, 28 yaşımda, değişen hormonlarım ve yaşam tarzımla birlikte son istediğim şey, ergenliğe dönmekti. Ben de hangi ürünün nasıl bir tepki vereceğini ve ne kadar işe yarayacağını bilmediğim için genel olarak bulduğum, duyduğum ya da daha önce kullanıp sevdiğim tüm ürünleri üst üste sürerek cildimin birinden birine tepki verip sakinleşmesini bekledim. Ancak bu yağlı ve parlak cildim hamileliğimin 2. üç aylık döneminde kendini sakin bir cilt yerine, akne üretmeye başlayan bir cilde bıraktı. Yani kısacası, ne yaparsam yapayım, dışarıdan uyguladığım hiçbir şey cildimi düzeltmiyor ya da şu bolca bahsedilen hamilelik ışıltısının gölgesini bile yaratamıyordu. Üstelik bundan sonrası tahmin ederseniz daha zordu, çünkü yağlı bir cilde makyaj yapmak zordur. Yağlanma problemi yüzünden minik bir fondöten parçasını bile anında dışarı kusan gözeneklerim varken, her sabah beni bekleyen üç yeni sivilcemi nasıl kapatıp, günlük yaşamıma devam edebilirdim?
(Alt üst olmuş hormonlarım, birkaç beden büyüyen bedenim ve bana korkunç görünen bir cildim varken, insanlar nasıl benim sürekli süper mutlu bir hamile olmamı bekleyebilirdi anlayamıyordum. Hamileliğin en güzel yanlarından biri, tüm bu büyük-küçük sorunların insanın kendisine bile çok önemsiz gelmesi ancak unutmamak gerekir ki aynı hormonlar, bazen o mikro-küçük sorunları dünyanın en büyük sorununa çevirebilecek kuvvette.)
Bu yüzden, artık cildimden ümidi kesmeye başlamış ve ‘kız çocuk annenin güzelliğini alır’ efsanesini kendime yaşam tarzı bellemişken, yeni doğum yapmış bir arkadaşımın aylardır gitmediğim cilt bakımı randevularımı ertelememe hiç gerek olmadığını söylemesiyle kendimi bir sonraki gün spa koltuğunda buldum. Elbette o gün dünyanın en mutlu hamilesi bendim. Hamilelik süresince en korktuğum şeylerden biri yüzdeki lekelerdi, çünkü annem de ablam da benzer problemlerden bahsetmişlerdi, demek ki genetik olarak yatkındım. Cildime yapılabilecek her türlü uygulama hatta derin temizlik işleminin bile iz bırakabileceğinden korkuyordum ancak durum öyle olmadı. Hatta, cilt bakımı uzmanıyla geçen birkaç ayı konuşup nasıl yanlış ürünlerle cildimi yorduğumu keşfettim. Ona göre cildim korkunç değildi, sadece fazlasıyla hassastı ve doluydu. Bazı geceler üst üste 7-8 ürün sürdüğümü söylediğimde göz bebekleri büyüdü tabi. Çünkü en büyük yanlışım, hamilelik hormonlarıyla irite olmuş cildime, emebileceğinden çok daha fazla ürün yığmak, cildin alt dokusunu doldurmak ve böylece kaş yaparken göz çıkarmaktı.
Onun tavsiyesiyle, tüm o çok karmaşık ürünleri bir kenara bırakıp, derdi yalnızca cildi nemlendirmek olan bir serum ve krem ile hayatıma devam etmeye başladım. Lierac’ın Hydragenist serisi serum ve kreminden sonra, Lierac ekibi serinin yeni ürünlerinden de gönderdiler. Böylece sabah akşam, cildimi her zamanki gibi temizleyip bu iki ürünü kullanıp cildimin sakinleşmesini bekledim. 3 hafta sonrasında sivilcelerim azaldı, kızarıklıklarım geçti ve her geçen sivilcenin ardından kalan izleri yavaş yavaş soldu. Şimdilerde rutinime günde bir kez tonik ve haftada bir nem maskesini de ekledim ancak bazen cilt altında fazla doluluk hissediyorsam ondan bile kaçınıyorum.
Kısacası, hamilelik süresince ya da değil, eğer çabuk tepki veren hassas bir cildiniz varsa, belki de çok fazla ürünle onu yormaktan vazgeçmeyi deneyebilirsiniz. İhtiyacı olan yeterince nemlendirici ve su. Ve biraz da zaman.
Havalar giderek ısındığı için artık iyi bir güneş koruyucusuna da ihtiyacınız olacak ama o konu bir sonraki postun konusu olsun..
Hydragenist serisi ile tanışmak için, buraya..